Çorlu Avrupayakası Gazetesi

Admin Admin

Okula Uyum Süreci

Admin Admin

[email protected]


Okulların açılmasına günler kala birçok ebeveynin aklına takılan ortak sorudur : ‘’Şimdi nasıl olacak?’’. Bugüne kadar çoğunlukla bir arada olan ebeveyn/ bakım veren ve çocuk, çoğu şeyi birlikte deneyimlemiş, çoğu sorunun üstesinden birlikte gelmiştir. Ancak zaman, çocuğun artık kendi sosyal ortamına açılan kapıdan geçmesinin zamanıdır. Bu durumda ebeveyn bir yandan çocuğunun büyümesine ve yeniliklere adım atacak olmasına karşı heyecan ve merak duygularını yaşarken, bir yandan da ayrılık süreci ve belirsizliklerden dolayı kaygı yaşayabilir.
Peki anaokulu/ kreşe başlayacak çocuk için ebeveynler nasıl bir yol izleyebilir?
1. Siz hazır mısınız?
Evet, her çocuk için ebeveyninden ve güvenli ortamı olan ev ortamından ayrılık süreci zorlu bir süreç olacaktır. Fakat çocuk gözlemleyerek öğrenir. Bu sürecin duygu yüklü ve kaygılı bir süreç olduğunu değil de doğal bir süreç olduğunu gözlemleyen çocuğun okula uyum süreci de kolaylaşacaktır. Bu yüzden çocuğunuzun sürece uyum sağlamasını beklerken kendinize de bu sürecin doğal bir süreç olduğunu hatırlatmanızda fayda var. 
2. Ön hazırlık.
Fırsatınız varsa uygun görülen okul hakkında araştırma yaparken bu sürece çocuğunuzu da dahil edin. Okul sitesinin birlikte incelenmesi, okulu tanıma amaçlı çocuğunuzla birlikte yapacağınız bir ön ziyaret, eğer mümkünse çocuğunuzun öğretmenini okul sürecinden önce görüp tanıması buna örnek olabilir. Ön hazırlık süreci okulun önceden tanınması çocukta güvenli ortam algısını arttıracakken, öğretmenini önceden tanıyor olmak da birisiyle yeni tanışıyor olmanın oluşturabileceği kaygılı sürecin çabuk atlatılmasını sağlayacaktır.
3. Okul kavramının çocuğa yansıtılma şekli.
Anaokul/ kreş dönemindeki çocuk hala oyun çocuğudur. Bu döneminde çocuğa okul kavramının yeni şeyler öğreneceği, ders yapacağı bir yer olarak anlatılması onun ilgilisini çekmeyeceği gibi, isteğini de azaltabilir. Günümüzde çoğu ebeveyn henüz anaokul/ kreş çağında akademik beklenti ve kaygılar yaşamaktadır. Oysa bu dönemde çocuğun ilkokula hazırlık sürecine katkı sağlanmanın yanı sıra asıl ve en önemli amaç çocukların sosyal ve duygusal gelişimini sağlamaktır. Burada da odaklanılması gereken en önemli kavramlar oyun becerisi, akran ilişkileri, sınırlar ve sorumluluklardır. Çocuk okulun oyunların devam edeceği bir yer olduğunu bilmeli, ebeveyninin akademik kaygısını yaşamamalıdır.
4. Sürecin çocukla konuşulması.
Okulun ilk günlerinde kimi çocuk ağlayarak ebeveyninden ayrılmak istemez, kimi çocuk ise ebeveynini şaşırtacak şekilde bir uyumla vedasını gerçekleştirip ayrılabilir. Burada dikkat edilmesi gereken bir başka çocuk ya da onun ebeveyni değil sizin ve sizin çocuğunuzun süreci yaşama biçimidir. Bakımverenden ayrılık aşaması çoğu çocuk için sancılı ve zor bir süreçtir. Bunun yanı sıra bugüne kadar üzerine titreyerek ve kendisinden fedakarlık ederek çocuğunun her şeyiyle büyük bir titizlikle ilgilenen ebeveyn için de bu aşama kaygılı bir aşamadır. Aşağıdaki cümleler size de tanıdık geliyor mu?
Çocuğum okula alışabilecek mi?
Acaba orada mutlu mu?
Uykusunu alabildi mi?
Yemeğini yedi mi?
Doydu mu acaba?
Bu ve bunun gibi bir çok soruda buluştuğunuz birçok ebeveyn olduğunu unutmayın. Ebeveyn için kendinden bir parçadan kopmak, çocuk içinse bugüne kadar bağımlı olduğu kişiden ayrılmak sonucu oluşan kaygı beklenen ve doğal bir kaygıdır. Bu kaygı beraberinde özgüveni, bireysellşmeyi ve baş etme becerilerinin gelişimini getirecektir. Ancak sürecin sağlıklı ilerlemesi ve çocuğun güvenini sağlamak için ebveynin bu süreçte yapması gerekenler şu şekildedir:
- Kararlı olun. Eğer çocuğunuz okula gelmeye direniyorsa tavrınız onu üzmemek için ‘’Tamam istemiyorsan bugün gitme’’ şeklinde olmamalıdır. Bu tavır çocuğun bunu alışkanlık haline getirmesine sebep olacağı gibi, bu belirsizlik çocukta kaygı yaratmaya devam edecektir. Öyleyse bu durumda ‘’evet bu çok kolay değil ama ben yanındayım’’, ‘’tatil sonrası tkerar okula başlamak zor, anlıyorum’’ gibi yansıtıcı cümleler kurmanız daha faydalı olacaktır.
- Detayları anlatın. Çocuğu okula kimin bırakacağı, okuldan kimin alacağı, ne zaman yemek yiyeceği ve ne kadar süre okulda kalacağını çocuğunuzla paylaşın.
-
NOT: Bu dönemde çocuğa zaman kavramını somut olarak aktarmak gerekir. (Örneğin ‘’Çizgi film izlediğin zaman kadar okulda kalacaksın.’’ gibi)

5. Sürece onu da dahil edin.
 Özellikle okul alışverişlerini birlikte yapmak, okul araç gereçlerinin seçiminde çocuğa hak tanımak, çocuğun odasını okul sürecine uygun düzenlemede onun da fikrini almak sürecin heyecanlı ve ilgi çekici olmasını sağlayacaktır.

6. Rutin döngüyü bozmayın.
Evet okul kavramı yaşamınızda yeni bir kavram. Ancak unutmayın ki çocuğunuzun günü okuldan ibaret değil. Bu yüzden okul sonrası geçirilen vakitte okulla ilgili sorular sormak yerine günlük alışkanlıklarınızı korumaya, birlikte vakit geçirmeye odaklanmaya çalışmanız faydalı olacaktır. Sizden ayrı geçirdiği okul vakti ile ilgili sorularınızın ‘’Okul nasıldı?’’ , ‘’Ne yaptın?’’, ‘’Öğretmenini sevdin mi?’’ gibi sorgulayıcı sorular yerine; ‘’Bugün en çok neye sevindin?’’, ‘’Bugün oynamaktan keyif aldığın arkadaşın kimdi?’’ gibi paylaşım amaçlı sohbet havasında olması ve çocuğun eylemlerinden çok duygu ve düşüncelerine odaklanılması süreci daha sağlıklı hale getirecektir.
7. Çocuğun yanında olun.
Okula başladığı ilk günlerde imkanınız varsa okula bırakma ve okuldan alma görevini üstlenebilir, gerektiği durumlarda süreci kolaylaştırmak adına okul psikoloğu, okul yönetimi ve çocuğunuzun öğretmeniyle anlaşmalı olarak kademeli ayrılma yöntemlerini deneyebilirsiniz. İlk ay sonunda çocuğunuz hala uyum sağlamada güçlük çekiyorsa bir uzmandan yardım alabilirsiniz.

Klinik Psikolog
Nağme Nur GÜNEŞKAYA
0539 814 92 38
[email protected]
Alipaşa Mah. Sülün Cad. No:9 D.14 – Çorlu / Tekirdağ

Yazı 923 kez okundu

Admin Admin Köşe Yazıları